‘MİLLETİN VİCDANINDA BU AKLA YER YOKTUR’CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mardin’e gelerek belediye önünde yerine görevlendirme yapılan Ahmet Türk ile görüştü. Ardından açıklamalarda bulunan Özel, “Mardin halkının İradesini tanımayan, Mardin’i seçimlerle alamayan bir akıl, Mardin Belediyesi’ne 3’üncü kez kayyum atamaya kalktı. Haberi televizyonda gördüğüm anda yanımdaki arkadaşım dedi ki ‘Tüh, Ahmet Başkan’ı ziyaret edemeden, Ahmet Başkan’ı görevden aldılar. Ben de ona dedim ki ‘Hayır Ahmet Başkan’ı gidip bugün ziyaret edeceğim, Mardin’in Büyükşehir Belediye Başkanının kim olduğuna Recep Tayyip Erdoğan değil, Mardinliler karar veriyor.’ Ben 1974 doğumluyum, Ahmet Başkan ben doğduğumda Cumhuriyet Halk Partisi‘nden milletvekiliydi. Recep Tayyip Erdoğan il başkanlığı yapıp Beyoğlu Belediye Başkanı olmak istediği dönemlerde, Ahmet Başkan SHP’den 2 dönem milletvekiliydi. 23’üncü 24’üncü dönemde Ahmet Başkan’ın ikinci döneminde bir aradaydık. Bugün DEM Parti’nin geçmişte kapatılan siyasi partilerden Meclis’te görevliydi. 50 yıldır Mardinliler, Kürtler, kendi iradelerini temsil etmek üzere her sandık önlerine konulduğunda Ahmet Türk’ü seçiyorlar. Bu iradeyle inatlaşılmaz. Elinde 2 dönem burayı tutup da kurutanlar, perişan edenler şunu düşünemediler; ‘Biz bunu ilk kez yapmıyoruz; Biz Ahmet Başkan’ı daha önce kayyum atadığımız ilk dönemde aldığımızda, iki Mardinliden birinin oyunu almıştı. İkinci sefer de biz görevden aldık, Mardin ‘olmaz’ dedi, yüzde 56 ile getirdi. Yine görevden aldık, bu sefer yüzde 58 ile getirdi.’ Ey Recep Tayyip Erdoğan, ey Türkiye idaresine müdahale eden kötü akıl. Burada bu akla devlet aklı diyorsanız, bu akıl kötü bir akıldır, milletin vicdanında bu akla yer yoktur” dedi. ‘AHMET TÜRK, HEPİMİZE ÖNDERLİK EDEN BARIŞ GÜVERCİNİDİR’Memleketim Manisa’da neredeyse yüzyıla yakın bir süredir Manisalılar kimi seçerlerse, o kişi belediye başkanı oluyor. Devlet Bey’in Osmaniye’sinde Osmaniyeliler, belediye başkanlarını seçebiliyorlar. Tayyip Bey’in Rize’sinde Rizelilerin dediği oluyor ama Ahmet Türk’ün Mardin’inde Mardinliler belediye başkanı seçiyorlar, eğer Tayyip Bey’in aday gösterdiğini seçseler görev yapacak, sizin istediğiniz seçilince kayyum atıyorlar. Peki, bu mu eşit vatandaşlık? Ben diyorum ki Türkiye Cumhuriyeti’nde her Kürt, kendini Manisalı, Osmaniyeli, Rizeliler kadar, eşit hissedene kadar demokrasi mücadelesi vereceğiz. Bunun için illa da eşitlik, illa da kardeşlik, illa da barış demeye geldim. Bakın Ahmet Türk, 50 yıl önce, ben doğmadan siyasette olan bu kişi, Türkiye siyasetinde diyaloğu temsil eden, barışı temsil eden, kardeşliği temsil eden, çatışma yerine barışı savunan, hepimize bu konuda önderlik eden bir barış güvercinidir. Bugün sen kayyum atama meselesinde nereye atarsan ata, Hakkari’de de yanlıştır, Esenyurt’ta da yanlış, Halfeti’de de yanlış, Batman’da da yanlış, burada da ayrı yanlış. Ama be Allah’ın adamı, devlet aklı, devlet aklı diyorsun. Bütün Türkiye’ye kayyum atasan, buna aklın öyle kesse, buna hakkın olsa ki hiçbirine hakkın yok, Ahmet Türk’e gelince duracaksın. Ahmet Türk kayyum atanacak belediye değil. Mardin, Devrim Başkan’ı seçmiş, görev vermiş. Sen bu iradeye karşı çıkarsan, bu Mardin’in tarihini, kardeşliğini, kutsallığını, kadim medeniyet anlayışını hiç anlayamamışsın demektir. Hem bir yandan dönüp adına sorun demediğin bir şeye çözüm aradığını iddia edeceksin hem Türkiye’de siyasette barışı kim savunur dendiğinde akla gelen ilk ismin, halkın neredeyse yüzde 60 iradesiyle verdiği kararına desteğine rağmen orada kayyum ziyareti yapacaksın. Burada o dediği akıl da yok, burada vicdan da yok, burada bir oyun var ama o oyundan ne bize hayır var, ne bu millete hayır var, emin olsun kendisine de hayrı yok” diye konuştu.‘ARTIK SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ’CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü:“Bugün haberi gördüğüm anda dedim ki; artık sözün bittiği yerdeyiz. Bir kez daha uyarıyorum, söz bitmesin, söz kıymetlidir, söz önemlidir, söz konuşabilmek demektir, söz kardeşliktir, söz her zaman çözümdür. Sözsüz çözüm olmaz, Mardin seçimde sözünü söylemiş. O sesi kısmayın, o sözü susturmayın. O sözün temsilcilerine bu zulmü yapmayın. Ben buradan Türkiye siyasetindeki tüm aktörlere çağrıda bulunuyorum. Bir cinnet gününü yaşadık ama bugünü burada bırakın, bu yanlışlardan dönün, bu kayyum meselesinde ileri adım atmayın, aksine gelin geri adım atın. O KHK ile OHAL’de çıkardığınız bu ahlaksız kanundan, bu süreçten vazgeçin. Belediye meclislerine, belediye meclis üyelerini kanunsuz sokmamak, görevden herhangi bir sebepten alınan belediye başkanı yerine, örneğin yolsuzluk yapanın yerine biri gelirken Meclis içinden geliyor. Çünkü hepsi hırsız değil. Birisi hırsızlık yapmış diyelim. Ama iş kayyum olunca, mahkemenin bitmesi beklenmeden, ikinci kademede istinaf beklenmeden, Yargıtay’da kesinleşmeden, daha başlatılan soruşturmayla kayyum atıyor ve diyor ki ‘mahkemeyi beklemem bence sen teröristsin.’ Sonra da belediye meclisine dönüp diyor ki içinizden seçtirmem, çünkü hepiniz teröristsiniz. Bu anlayış tamamen ötekileştiren, iten kakan bu anlayış, halkı karşısına alan bu anlayış, demokrasiyi değil, devleti değil, düşmanlığı güçlendiren bir anlayıştır. Onun için yarından itibaren Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı sıfatıyla ki orada encümen de DEM Parti’nin temsilcilerinden biri de Ahmet Başkanım, birlikte Türkiye Belediyeler Birliği yönetimini şekillendirdik. Yarın toplanacak ve Başkan Ekrem İmamoğlu, tüm siyasi parti liderlerinden, Erdoğan hariç, Bahçeli dahil teker teker randevu isteyecek. Türkiye’nin hangi görüşten olursa olsun tüm belediyeleri adına siyasi ziyaretleri hızla yapacağız. Ben kiminle görüşmem gerekiyorsa, sivil toplumla, sendikalarla, meslek örgütleriyle, kanaat önderleriyle, siyasetçilerle, tüm diyalog kanallarını sonuna kadar zorlayacağım. Birileri kavga, çatışmanın bizi parçası yapmak, buradan kendilerine önce güç devşirmek, yarattıkları korkuyla bu ülkeyi yönetmek istiyorlar. Bu korkuya teslim olmayacağız. Bu ülkeyi nasıl ki dedeleri birlikte kurtardı, torunlarının bu ülkede kardeşçe ve eşit yaşamasını savunuyoruz, bunun arkasında duracağız. Ahmet ve Devrim başkanlarımızın şahsında iradenizi selamlıyorum. Onların şahsında Mardin’i, siyaset arkadaşlarını selamlıyorum. Sonuna kadar mücadelenin, dayanışmanın sözünü veriyorum.” (DHA)